25 Mayıs 2011 Çarşamba

4.Boyut ve Saygı



Her zaman spora inandım, sporu basit bir oyunun ötesinde, ahlaki bir düşünce sistemine dayanan içgüdüsel bir tutku olarak gördüm. Çocukluğumdan beri kahramanlarım hep sporcular oldu. Hiçbir şey beni, insanın fiziksel ve mental sınırlarını zorlaması, duvarın yanına gelmesi kadar etkilemiyor.

Bugün blog yazma motivasyonu bulduysam, en büyük sebebi, Muhammed Ali, Haile Gabri Selasi, Lance Armstrong gibi modern mitoloji kahramanlarıdır.

Ve yüce yaratana şükürler olsun ki; her spor dalında 90 lardaki yıldız kısırlığından sonra, 70lere, 80lere geri dönüyoruz, bu mitolojik kahramanlar tekrar hayatımıza girmeye başladı ve bizleri büyülüyorlar.

İşte hayatta en saygı duyduğum adamlardan biri; Haile Gabri Selasi....

Portresini yazmaya, cümleleri kafamda döndürmeye, not almaya başladığım bir zamanda, tekrar spora döndüğünü ve 2012 Londra'da Maraton koşacağını, kendisine ait dünya rekorunu 2 saatin altına çekmeye çalışacağını açıkladı.


O yüzden o koşmayı bırakana kadar portresini yazmayacağım, bu yazıyı 2012'de yaşayan bir canlının fiziksel olarak gelebileceği son noktaya ulaşarak boyut değiştireceği, 42 km yi 2 saatin altına indirdiği zaferiyle bitireceğim.

Ama arasıcak tadında; 2000 Sidney 10.000 metre finalinde bir başka efsane Paul Tergat ile finishi, 2004 Atina'da kendi keşfettiği, abilik yaptığı ve yol verdiği Bekele ve Shine'nin duble yaptıktan sonra sevinmeden finish de onu beklemeleri ve Etopya bayrağı ile tur atmaları, spor tarihinin unutulmaz kareleri arasına girdi.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder